27 Haziran 2011 Pazartesi

13 haziran 2011

Ertesi gün kepçe sesleri ile uyandı, sokak bir baştan bir başa kazılıyordu, camı açtı
-Kolay gelsin ama ben bu evden nasıl dışarı çıkacağım… diye sordu.
* Vallahi abla bu sokak böyle tamamen kazılacak sen istersen şimdiden evden çık ama merak etme biz seni taşırız’’ yanıtını aldı…
Zihniyle beraber, yüzüde iyice gerildi; belediyenin telefonunu çaldırdı,
Sesli yanıt: Dilek ve şikayetleriniz  için…
-Beyefendi, ben tekerlekli sandalyeliyim, kapımın önü kazılıyor ve akşamüstü saat dörtte evimden çıkmak zorundayım.
**Vallahi hanımefendi, ben de bir özürlü babasıyım…
-Belediye olarak bunu hep yapıyorsunuz, bir gün önceden neden mahalle sakinlerine haber vermiyorsunuz, insanların arabalarını da sokaktan çıkarmalarına müsaade etmiyorsunuz?
**Vallahi hanımefendi gayet şeffaf bir seçim ertesindeyiz, burası TÜRKİYE…
Evet burası TÜRKİYE
artık her münakaşa, dönüp dolaşıp ona karşı bir ithamla neticeleniyordu.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder