Şimdi sizlere yaklaşık iki ya da üç sene evvel yaşadığım bir anımdan bahsedeceğim; Kahramanlardan biri yönetmen ve oyuncu Cansel Elçin, onunla 2005 yılında Kırık Kanatlar dizi setinde (Ayvalık)'ta tanıştık ve arkadaş olduk, yolculuğumuz ve bu güzel dostluğumuz onun mütevaziliği ve içtenliğiyle Paris'e kadar uzandı.
Bir gün yine telefon ile konuştum, kısafilm ve sinema ile ilgili olduğumu bildiğinden fırsat buldukça beni çekimlere davet ederdi ve dizinin setine davet etti, okuldan çıkıp, taksiyle Hatırla Sevgili dizisinin setine gittim.
Set'te hastane planları çekiliyordu ki, neredeyse iki saat oldu aynı mekandaydık, çekim aralarında ufak ufak bir iki kelime ancak edebiliyorduk.
Kamera arkasında ben çekimleri izlerken Figürasyondan kırklı yaşlarında bir bayan yanıma geldi; hanımefendi hasta yakını rolündeydi, çekimler esnasında ana karakterlerin yanından yürüyerek kameraya girip, görüntüden çıkıyordu, tabi çekimler yakın planlar, genel planlar ve tekli - ikili planların çekimleri için çokca tekrarlanmak zorunda olduğundan, hanımefendi sıkılmış olacak ki bana ''ayyyy en zor da sizin rolünüz saatlerdir o sandalyede oturuyorsunuz'' dedi.
Kısa süreli algılama sorunu yaşadıktan sonra kendime gelip, gülmeye başladım onun kırılacağını düşünerek bir süre durumumu belirten bir açıklama yapamadım ve sonunda gülümseyerek ''ben gerçekten tekerlekli sandalyeliyim'' diyerek durumumu aydınlığa kavuşturdum.
Tabi engelliler bu ülkede öyle istedikleri zaman istedikleri yerlere kolaylıkla gidemedikleri için evden çıkmadıklarından hanımefendi haklı olarak beni engelli olarak düşünememişti.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder